13 Nisan 1914 yılında Beykoz’a bağlı Yalıköy’de dünyaya gelmiştir. Çocukluğu Beykoz, Beşiktaş ve Cihangir’de geçen Orhan Veli, Mehmet Veli Kanık ile Fatma Nigar Hanımın ilk çocuklarıdır. Ayrıca mizah yazarı Adnan Veli Kanık’ın ağabeyidir. Anafartalar ilkokulunda ana sınıfına devem etmiştir. Çok küçük yaşlarda Edebiyatın zihninde yoğrulması başlamıştır. Lise öğrencisi olan Orhan Veli için büyük bir şans ise Ahmet Hamdi Tanpınar’ın edebiyat öğretmeni olmasıydı. Akademi ve sanat dünyasında Türk Edebiyatının büyük üstatlarından olan Tanpınar’ın dışında onun için bir diğer şans ise kalem arkadaşları ile aynı sıraları paylaşmak olmuştur. Edebiyata gerçek anlamda adım attığı lise yıllarında Melih Cevdet Anday ve Oktay Rıfat ile beraber “Sesimiz” adlı dergiyi çıkartmıştır. 1932 yılında liseden mezun olduktan sonra çıktıkları edebiyat yolculuğunda, Ahmet Hamdi Tanpınar’da dahil Halil Vedat Fıratlı ve Yahya Saim Sinanoğlu’nun da büyük desteğini görür. Melih Cevdet ve Oktay Rıfat ile beraber “Birinci Yeni” olarak anılacak Garip akımının kurucusu olarak anılmıştır. Garip seçkisi Mayıs 1941 yılında yayınlandı. Kitapta şairin şiirlerinin dışında Melih Cevdet’in on altı, Oktay Rıfat’ın ise yirmi dört şiiri bulunmaktadır. Kitap içerisindeki ön sözü ise Orhan Veli Kanık yazdı. Bu önsözü Garip akımının manifestosu olarak kabul edilmiştir. Şiirleri dışında deneme, hikaye, makale ve çeviri alanında bir çok esere 36 yıllık yaşamında yer vermiştir. Birçok çevre tarafından eleştiri alan Garip Manifestosu ile şiirin temel kurallarına riayeti reddeden bir görüş olduğundan 1940-1950 yılları arasında şiirine büyük ölçüde sirayet etti. Orhan Veli Garip topluluğunun yanı sıra Bir Garip Orhan Veli üslubu tanınmaktaydı. 10 Kasım 1950 yılında bir haftalığına geldiği Ankara’da belediyenin kazmış olduğu çukura düşerekbaşından yaralanan Orhan Veli sonrasında İstanbul’a döndü. 14 Kasım’da arkadaşının evinde yemekte fenalaşan Kanık, hastaneye kaldırıldı ve orada alkol zehirlenmesi teşhisi ile tedavi uygulandı fakat beyindeki damar çatlaması nedeni ile beyin kanaması geçirdiği sonradan anlaşılan Kanık, hastaneye yatırıldığı akşam komaya girerek Cerrahpaşa Hastanesinde hayata veda etti.
D4RKwasHERE Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Yoruma gitBöylesine iyi şair ve yazarların sağlık imkanlarının gelişmemiş olmasından dolayı ölmesi çok üzücü gerçekten.
Evet ya Sağlıkları el verse daha neler yapıcaklar kim bilir
Olay çok ilgimi çekti açıkçası o zamanlar tabi tıbbi açıdan müdahaleler fazla olmuyordu, bilgimiz şu zaman ki gibi değildi. Artık ne olsa çözülüyor. Ne yazık ki o zamanın bilgisizliği ile kendisine kaybetmişiz. Başımız sağ olsun.
UmutKk Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Yoruma gitOlay çok ilgimi çekti açıkçası o zamanlar tabi tıbbi açıdan müdahaleler fazla olmuyordu, bilgimiz şu zaman ki gibi değildi. Artık ne olsa çözülüyor. Ne yazık ki o zamanın bilgisizliği ile kendisine kaybetmişiz. Başımız sağ olsun.
o imkanlarda neler çıkartmış yazarlarımız. Şimdi çıkan yeni yazarlara saygımız sonsuz ama eski romanlardaki tadı veremiyorlar.